13 Mart 2019 Çarşamba

Büyük Reis Uyudu mu?

Büyük Reis uyudu mu?
Uzaktan öyle görünse de, hayır. Gözlerinden rahatsızlığı var.
 Önceki hafta beş gün boyunca izin kullandı. Şehre yaklaşık otuz kilometre uzakta bulunan ömrünün geçtiği güzel kasabasında bulunan zeytinliklerinde bahçelerinde bakımlar, düzenlemeler yaptı. İzin sonrası mesaiye başladığı ilk anda yüzünün esmerliğinden izin süresince bahçelerde çok çalıştığı belli oluyordu. Araziyle uğraşmasının zindelik, güç kuvvet verdiği elinizi sıktığında anlaşılıyor.
Fakat ne zaman bir boşluk oluşsa rutinlik sükunet meydana gelse rehavete kapılır, masasına bir kaç dakikalığına başını koyuverir, eskilerin deyimiyle tilki uykusuna yatardı. Ancak büroda  her hangi bir hareket olduğunda, olağanüstülük hissettiğinde hemen doğrulur, canla başla olayı çözümlemeye başlardı. Yani gözlerini kapatsa da  durumu takip ettiği kulaklarının kirişte olduğu anlaşılıyordu. 
Ayakta dolaşan nice uyur gezere göre tetikte bekleyen böyle bir personelin değerini, -çalıştığı iş yerinde ülkenin en başarılısı  olduğunu gösteren gazete haberlerini duvarlara asan- yöneticisi biliyor muydu? Değerini bilmediğini, ancak keskinliğinden çekindiği için mesafeli durduğunu tahmin ediyordu. 
(Emekliliğini hakeden ancak hayatın onu getirdiği koşullar nedeniyle beklemek. emekliliğini bir başka bahara ertelemek zorunda olanlardan birisi de şu anda klavyeyi kullanandı.)

Büyük Reis'in de emekliliği yaklaşmıştı. Bir zamanlar emekliliğinin dolduğu gün resti çekeceğini dilekçeyi hemen vereceğini ifade ederdi. Amma ve lakin o an yaklaştıkça,  hayatındaki özel ağırlık noktalarının tesiriyle biraz daha öteleyebileceğini anlattı. Her ne kadar  ne tür karar verirse versin  kararına saygı duymaktan başka inisiyatifleri olmasa da, bu durumu büro arkadaşları da makul, hatta memnuniyetle karşıladılar.
Çünkü zaman içinde büroda herkes birbirine alışmıştı. Takım ruha oluşmuştu. Birlikte hareket, ortak hareket, ortak düşünce gelişmişti. Yani taşlar yerine oturmuştu. İşler şimdilik tıkırında gidiyordu. Zamanın akan bir su misali neler getireceği, hayatın girdabında nelerle karşılaşılacağı belli olmasa da,  şu an itibariyle var olan huzur ve sükunu elden geldiğince devam ettirmek en uygun olanıydı.

Allahım bize bahşettiği hayatı güzel yaşamayı ve her an yaşadığımız imtihanları başarmayı nasip etsin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arkadaş

Uzun yıllardan beri tanıdığı, ne zaman rastlasa yüzünden tebessümü eksik olmayan  nazik naif bir insandı. Gençlik yıllarından beri içinde ya...