Sol kulağındaki çınlamaya rağmen, içinde bir köşeye süpürülerek toplanan sıkıntılara birikintilere rağmen, ille de bu sayfaya bir kaç kelime yazmak için kendini zorlamanın ne gereği vardı diyebilir bu yazıyı okuma zahmetine katlanan bir kısım okuyucu dostumuz.
Ama bazen yazmak içindeki sıkıntının mahiyetini çözmeye yararlı olabiliyor. İçindeki, o açıklanamaz tarif edilemez şey, yazılınca daha müşahhas, görünebilir hale dönüşüyor. Bir heykeltıraşın mermeri işledikçe yapmak istediği şeyin görünür olmaya başlaması gibi denebilir.
O sebeple belki de yazmak kimileri için bir terapi yöntemidir. Kim bilir. Yazdıklarının o an için bir anlamı tutarlılığı olmasa da , ileriki zamanlarda bir faydası olabilir. En azından boş oturup da yararsız, bir süre sonra unutulabilecek düşüncelerle zihnini meşgul etmektense, o an için aklına geleni kayda geçmek faydalıdır. "Su uçar yazı kalır" demişler diye düşünüyorum ve o yüzden de saçma da olsa yazıyorum. 23.11.2023
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder