9 Haziran 2023 Cuma

Hatırlamak 17.11.2022

11 Kasım akşamı kız kardeşim telefonla aradı. Babam nefes alamıyor acile götürebilir miyiz. dedi Aceleyle giyindim. Babamı evden araca bindirerek kız kardeşimin eşiyle  birlikte acile gittik. Ardımızdan diğer kardeşim de acile geldi. İlk kontrol sonrası babamı öncelikle içeriye alıp müdahaleye başladılar. Koluna serum, burnuna oksijen, parmağına kalp ile ilgili cihazlar bağlandı. Bir saat kadar bekledikten sonra nefesinin yetersizliği nedeniyle yoğun bakımda tedavi görmesi gerektiği için iznimizi istediler. Şaşırdık. Çünkü kış aylarında rutin olarak acile gelip hava ve serum bağlanıp serum ve hava işlemi bittikten sonra eve dönebilirdik. Bu kez daha sıkıntılı bir durumla karşılaşmıştık. Büyüklerin ihtiyarların yaşı ilerledikçe muhtelif durumlarla karşılaşma ihtimalini hep düşünsek de,  olay gerçekleştiğinde hemen kabullenilmesinin  kolay olmadığını bir defa daha anladık.

Hasta yoğun bakıma girmesinden sonra hasta yakınlarından günde bir defa, bir kişi, beş dakika  kadar yanına uğrayabiliyor ve konuşabiliyor. Babam için de öyle oldu. Kardeşler her gün sırayla yanına girip görmeye başladık. Ancak sıkıldığında bilinçsizce, tedavi amacıyla takılan hortumları serumları sökmesi nedeniyle, hortumlara dokunmasını engelleyici tedbirler alındığını, sakinleştirici verdiklerini bu sebeple de yarı uyur vaziyette olduğunu da  nöbetçi doktordan öğrendik. Yoğun bakım ve hasta takibi hem sağlık uzmanları hem de hasta yakınları için zorlu bir süreç. Sağlık çalışanları daha profesyonelce, duygularına hakim olmalarına rağmen, hasta yakınları dalgın donuk üzgün ifadelerle, ziyaret zamanı yoğun bakım servisinin kapısı önüne geliyor isimlerinin okunmasını bekliyorlar. Ziyaret sonrasında da aynı üzgünlük ve dalgınlıkla hayatlarının yarım bıraktıkları telaşlarını tamamlamak için mücadeleye başlıyorlar.

Dünyanın muhtelif yerlerinde birbiriyle itişen ademoğlu o kapının önünde durgunlaşıyor, sakinleşiyor. Hastayı beklemek, iyi umutlu bir haber almak ya da hastamın durumu ne oldu endişesiyle diğer her şeyi bir kenara, sanki hastane kapısının önüne bırakıyor. 

Tamam keder de neşe de hayatın birbirinden ayrılmaz parçaları, ancak kederin ve neşenin dengesini kurabilen olgunluk düzeyi ideal olanıdır. Bu olgunluğu insanın ruhuna yerleştiren ve yaşam döngüsünün her anında dengesini kurmaya yardımcı olan imandır. Fani olayların baki olana doğru gidişte bir imtihan vesilesi olduğunu  her an hatırlamak  esas olandır. Diye düşündü bir an...   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arkadaş

Uzun yıllardan beri tanıdığı, ne zaman rastlasa yüzünden tebessümü eksik olmayan  nazik naif bir insandı. Gençlik yıllarından beri içinde ya...