Blogda ilk yazıyı 8 Temmuz 2011 tarihinde yazmışım.Bu gün ise 15.Ağustos 2016.Aradan geçen zaman içinde hayatımda bir çok şey değişti.Gelişti...
Öncelikle, aynaya baktığımda 2011 deki ben değilim gördüğüm. Çevremde nice yakınlarım gitgide eksiliyor.Kimi ebedi hayata yolcu oluyor, bazısı da uzaklara göçüyor. Ancak hep aynı yerlerde gezip dolaştığımdan değişenleri farkedemiyorum. Çünkü değişim denilen şey bir anda oluşmuyor. Eskilerin deyimiyle tedricen -yani yavaş yavaş - oluşuyor. Değişim aniden olursa zihninde yer ediyor insanın.
Öyle işte, öylesine ...
Sonra eskisi gibi yeniliklere hevesim kalmadığını,dolabımdaki eşyaların yıllar içinde fazla değişmediğini farkediyorum. "Şu ayakkabı alalı beş yıl olmuş, şu ceketi alalı onüç yıl olmuş" diyorum kendi kendime...
Sonra evden eskisi kadar sık ve heyecanlı çıkmadığımı, günden güne daha durgunlaştığımı hissediyorum.
Bu bloğu oluşturmaya Temmuz ayı içinde,sıcak bir öğle sonrasında başlamıştım.Aklıma ilk gelen kelimeyi yazıvermişim başlığa...
15 Ağustos 2016 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Arkadaş
Uzun yıllardan beri tanıdığı, ne zaman rastlasa yüzünden tebessümü eksik olmayan nazik naif bir insandı. Gençlik yıllarından beri içinde ya...
-
Dün Arkadaşım İsmail le öğle arasında çarşıyı dolaştıktan sonra işyerinin merdivenlerine çıkmadan önce İsmail eliyle kırmızı plakalı bir yük...
-
"Samsunda dünyanın üçüncü büyük oyuncak müzesi kuruldu. Sunay Akın ın konsept danışmanlığı yaptığı müze iki milyon TL ye mal oldu.&quo...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder