Saat 08.36 olduğu halde güneş şehrin üzerine ışıklarını göndermemişti. Doğudan gelen aydınlık her yana tesir etse de pırıl pırıl bir havada, masmavi gökyüzünde güneşin ışıklarını görememeyi bir eksiklik olarak düşünmüştü. Aklına geldikçe güneşin çıkıp çıkmadığını görebilmek için sık sık doğuya bakıyordu. Ancak güneş Kasım ayının içinde olması gereken yerden doğup yandan yandan batıya doğru ilerlediği için şehrin güneyinde sıralanan dağ silsilesi nedeniyle bir türlü şehre yüzünü gösteremiyordu. Ancak her anında bilimin ve meteorolojinin gün be gün hangi ölçülerde olması gerektiğini düşünemeyen kendisi gibi insanoğulları yaz güneşinin performansını kış güneşinden de bekliyorlardı. Bekleseler de o güneş altı ay boyunca istedikleri gibi doğup başlarının üstünden dönerek batıya doğru gitmeyecekti. Eğer kutuplarda olsalardı altı ay güneş altı ay karanlık içinde çok daha farklı bir zaman içinde yaşayabileceklerini idrak edip şükretmeleri gerektiğini de anlayabilirlerdi. Fakat insan denen mahluk kendisiyle veya umumiyetle kendi kendine durduk yerde ürettiği dertleriyle meşgul olurken, etrafında dönen dünyanın özelliklerini unutuyor, kendine göre bir daire içinde kendi istediği gibi dönen bir dünya bir alem istiyordu.
İstese de dünyanın, alemin bir kanunu vardı. Ama, " aşkın kanununu yazsam yeniden" diyerek şarkılar yazan ve söyleyen insanoğlu, alemin değişmez kanunlarını da ille kendi isteğince ayarlamak istiyordu. Gerçekten de bu isteğine istemediği şekilde nail oldu. Küresel ısınma, çevre kirliliği, doğal dengenin bozulması, buzulların erimesi, gdo lu yiyecekler gibi kendisinin çabalarıyla oluşan sorunlar tabiatın dengesine keyfince müdahale etmesi sonucu oluşan sorunlardı. Şimdiki zamanlarda o sorunların hayatına olumsuz etkisinin sonuçlarıyla yüzleşmeye başladı. Ve bir yandan da alıştığı kirlilik yaratan konforundan, dünyanın dengesini bozan alışkanlıklarından vazgeçerek yeniden eski doğal hallerine kavuşmak istiyor. Ancak bu konuda iradesi zayıf kararlı olmadığı için sonuç alamıyor.
Mavi bir bilyaya benzettiği dünyasını kendi elleriyle karartıyor kirletiyor yaşanmaz hale getiriyor... (22 Kasım 2024 Cuma)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder