31 Ekim 2024 Perşembe

Yavaş yavaş

 Yavaş yavaş güneş batarken aydınlığın yerine ortalığa çöken alaca karanlığa rağmen bisikletini Perşembe pazarına doğru hızla sürdü. Yol kuzeye doğru iniyordu ve akşamın serin rüzgarı burnundan tıp tıp akan suyu gömleğine doğru uçuyor ve gömleğinde sulu lekeler bırakıyordu. Ama söz vermişti karanlığa kalmadan Perşembe pazarına gidecek eşinin istediği meyve ve sebzeleri alacak akşam sofrasına yemeğine yetiştirecekti. Yollardan kavşaklardan kaldırımlarda araçların kenarlarından hızla geçerek sonunda pazara geldi . Yol kenarındaki bir trafik levhasının direğine şifreli kilidini kullanarak bisikletini kilitledi. Telaşla pazara girdi ama o alaca karanlıkta kendisi gibi düşünen yüzlerce insanın bir arada olduğu telaşlı kalabalığın içinde buldu kendini. Hızla pazar tezgahlarını kokacak etti. Pazarda domates azdı ve az olmasından dolayı üç harfli marketletden bile pahalıydı. Sonunda bir tezgahtaki ürünü beğendi bir buçuk kilo istedi.Birkaç alışveriş daha yaptıktan sonra hızla bisikletine gitmek istese de kalabalık yüzünden yavaş ilerliyordu. Nihayet yolun karşısına geçti . Bisikleti çözdü. Poşetleri gidona taktı. Geldiği yokuşa doğru pedal çevirmeye başladı. Artık rüzgar sırtından vuruyordu ve serin rüzgardan daha az etkileniyordu. Güneybatı yönünden şehrin semalara yaklaşöakta olan yağmur bulutlarına baka baka eve geldi...Çok şükür...(31 Ekim 2024 Perşembe saat:22.37)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bir beyaz örtü

Bu sabah yataktan kalktıktan sonra yatağının yanındaki pencereden dışarıya baktığında mavi gökyüzünü göremedi. Dağları göremedi. Her yanı ka...