Telefon alarmı ile ıyandığında saat yediye on vardı. Uyanır uyanmaz ibadetinş yaptı. Ardından balkona çıkarak gökyüzü tarafı. Çünkü önceki gece aniden bastıran sağanak yağmurun devamının olup olmadığını anlamak istiyordu. Hava berraktı. Yere yola asfakta eğildi yerde kıruydu. Gece yarısındaki yağmurun izleri silinmişti. İçeriye girip balkonun kapısını kilitledi. Sonra telefonun yanına gitti. Bu sabah uyanmadı için kurduğu alarmı sildi. Çünkü yeniden çalabilme ihtimali vardı. Teleonda yazarken ne 5szacağının tereddütüile bir ara duraksadı. Salonda yarı y
Uzanmış vaziyette idi. Mutfaktan küçük oğlu ile eşinin sesleri geliyordu. Küçük oğlu bu sabah Dikili tsraflarınabir gezi grubu ike dağ yürüyüşüne gideceği için hazırlık yapıyordu. Bu arada dün sabah içtiği İngiliz tuzu nun etkisi ile bağırsakları gürül gürül sesler çıkerarak midesinde giren suları sıvaları çıkarmak için uğraşıyordu... Bir ara kulaklarının çınladığınu farketti.Belli de kulakları hep çınlıyordu ama sürekli olmasından dolayı dikkatini çekmiyor olabilirdi. Acaba neden çınlıyordu kulakları. Merak etti... Son defa kendini nefesini kalbimi dinlerkenbağırsaklarından bir küklere sesi duydu. Dinlen artık bu günlük başlangıç alıltırmadı yeterli dedi. Ve kapattı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder