10 Ocak 2019 Perşembe

Ocak Yağmurları

Sabah işyerine gelirken sağındaki yani güneyindeki dağlara baktı. Beyaz örtüsü ile muhteşem olduğu kadar ürküten bir yanı vardı dağın ve kayalıklarının. Gece boyu süren fırtına dinmiş, yerini yağmura bırakmıştı. Yağmur zamanla dağların beyaz heybetini silmeye başlamıştı bile... 
Yeryüzüne düşen yağmur damlalarının çokluğu ve ilk anda nereye gideceğini bilemeden çırpınmaları, onun paçalarını ıslatıyorsa da memnundu. "Yağmur berekettir" dedi. Sıçrayarak yere düşen damlalar bir araya gelerek birikiyorlar ve kendilerince bir yön bulup hedeflerine doğru inmeye başlıyorlardı. İnsanoğlunun "akmaya başladılar" dedikleri aşağıya, büyük denize doğru bir yönelişti bu. 
Büyük deniz onları mahşeriydi sanki. Sıcak havalarda denizlerden bulutlara yükseliyor, gökyüzünde diyar diyar gezerken,  takdir edilmiş bir mevkiye geldiklerinde aniden soğuyuveren havanın tesiriyle birbirlerinden ayrılmak zorunda kalıyorlar ve -gözyaşları mı denir, yağmur mu denir- yeryüzünün bir noktasına düşüyorlardı. 
Hüzünlenerek düştükleri o noktada bulunan diğer canlılar ise mutlulukla hayatlarını kurtardıkları için onlara seviyorlardı. Bir yanda ayrılışın hüznü diğer yanda inmenin sevinci....Garip...
Yunus Emre; 
"Karlı dağların başında,
  Salkım salkım olan bulut,
  Saçın çözüp benim için,
  Yaşın yaşın ağlar mısın?" derken şiirinde yüzyıllar evvel keşfetmiş bu açmazı, 
Bize de -sayfayı doldurarak zihni günün sıkıntılarından sıyırmak için- tekrar etmek düşmüş.
Biz memleketin batısında yağmurlardan bahsederken, Değerli bir Arkadaşımız da memleketin kuzey batısında dalgalardan, denizden, balıklardan bahsediyor, fotoğraflar çekiyor, hayatına yenilikler, yeni keşifler ekliyor. Eklesin sağlıklı ve mutlu olsun. Niyazımız budur...10.01.2019...17.35

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arkadaş

Uzun yıllardan beri tanıdığı, ne zaman rastlasa yüzünden tebessümü eksik olmayan  nazik naif bir insandı. Gençlik yıllarından beri içinde ya...