8 Aralık 2017 Cuma

Sınırlar

Sınırlar.
İnsanoğlu varlığını sürdürdüğü çevrenin sınırları içinde, öğrendiği bilgi ve tecrübelerle, geliştirdiği yeteneklerle yaşantısındaki zorlukları aşmaya çalışır.Hayatını daha kolay devam ettirmenin yollarını arar ve  yaratılışından gelen içgüdüleriyle bir çok sorunu çözmeyi de başarır . 
Çözüm bulamadığı meseleleri ise sınırları dışındaki diğer insan topluluklarının yaşantılarını inceleyerek bulmaya gayret eder. Bulduğunda önce taklit eder, ardından kendi hayat sınırları içinde özümleyerek benimser ve geliştirir.
Yıllar yılları kovaladıkça babadan oğula ve toruna aktarılan bu bilgiler, tecrübeler inkişaf eder gelişir. Ama hayatın dinamiği içinde yeni sorunlar, farklı meseleler ortaya çıkmaya başlar.Benzeri olaylarda yaşanılanlardan alınan derslerden yola çıkılarak yeni sonuçlara ulaşılır. İşte bu inkişaftır. Yeni pratikler kullanılmaya başlanır. Zamanla alışkanlık/itiyat  haline gelir. Sürekli kullanıldığından sıradanlaşır. Dikkat çekmez olur. Bir gün  o kolaylık getiren çözümler sunan araçları bir vesile ile kaybettiğinde, kafasına dank eder, farkeder vazgeçilmezliğini ve önemini.
En basit örnek elektrik. Ve ona bağlı tüm diğer kolaylıklar. Su pompalarından asansörlere, haberleşme cihazlarından doğalgaz kombilerine, hastanelerde tıbbi cihazlardan fırınlarda ekmek üretimine kadar... 
Elektriksiz bir hayat nasıl olurdu diye bir soru akla geldiğinde ve akla gelen başa geldiğinde  yeni nesillerin ne gibi tepkiler vereceğinin bilinmesi zordur. İster istemez önce bir şok yaşayacaklardır. Ancak o anda yeni çözümler üretecekler, yeni koşullara göre yaşantılarını daha düşük hayat seviyelerinde sürdürmenin yollarını bulacaklardır.
Gelecek bilimcilerinin, futuristlerin  kafasını meşgul eden konulardır bunlar.
Bilimin, bilim adamlarının bu gelişmedeki katkıları da, önemi de unutulmamalıdır. Bu gelişmeyi tetikleyen sadece sıradan insanın ihtiyaçları değildir. Daha çok kazanma daha çok üretim hırsı da etkilemiştir.
Örneğin:Pamuk üretiminin çokluğu, kumaş ihtiyacını karşılayan dokuma tezgahlarının insan gücü ile düşük miktarda üretim yapmaları, işçilerin daha çok çalışmak zorunda kalmaları işçilerin isyanına yol açmış ardından dokuma  makinelerinin gelişimi ile hem işçi ihtiyacı azalmış hem de daha çok daha hızlı üretim daha uygun maliyetlerle gerçekleşmiş , maliyetler azalmış karlar yükselmiş, kar araştırma geliştirme için de kullanılarak teknoloji gelişmiştir.
Bu süreçler terle acıyla kanla, baskıyla mücadele ile kazançla, hırsla birbirlerini etkileyerek, tetikleyerek günümüzdeki ortamı oluşturmuştur.Vesselam.(08.12.2017:15.39)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Arkadaş

Uzun yıllardan beri tanıdığı, ne zaman rastlasa yüzünden tebessümü eksik olmayan  nazik naif bir insandı. Gençlik yıllarından beri içinde ya...